Kategori arşivi: Yazılarım

Akran Zorbalığını Önlemenin Yolları

Çocuklarda akran zorbalığı, küçük yaştan itibaren çocukların sosyal ortamda, özellikle de okullarda sıklıkla yaşadığı bir problem olarak ortaya çıkar. Akran zorbalığının tekrarlayarak devam ettiği ve önlenemediği durumlarda çocuklarda duygusal ve sosyal problemler yaşanması olasıdır. Akran zorbalığının fark edildiği durumlarda ebeveynler doğru şekilde müdahale ederek, çocuğuna nasıl başa çıkabileceğini öğretebilir. Ancak çoğunlukla çocuklar kaygı ve utanç duyarak yaşadığı zorbalığı, ailelerine aktarmak istemezler. Ancak belirli sosyal ortamlara girmekten çekinme, okula gitmede isteksizlik, duygusal değişimler, içine kapanma ve açıklanamayan fiziksel semptomlar gösterebilirler. Bu gibi durumlarda çocuklardaki farklı tepkilerin altında yatan nedenin mutlaka araştırılması gerekir. Peki olası bir zorbalık durumunda ebeveynler neler yapmalıdır?

  1. Çocuğunuzu mutlaka dikkatlice dinleyin. Çocuğunuz durumu anlatırken abartılı ve duygusal tepkiler vermekten kaçının. Bu gibi tepkiler çocuğun size bazı şeyleri açık şekilde anlatmasını zorlaştırabilir. Çocuğa ayrıntılar sorarak durumu anlamaya çalışabilirsiniz. Bunu yaparken bir taraftan da çocuğunuzun duygularını yansıtabilirsiniz. ‘Sana böyle davrandığı için çok üzgün olmalısın’ gibi.
  2. Olayı detaylı bir şekilde anladıktan sonra, çocuğunuza bunun normal bir durum olmadığını anlatın. Özellikle bedensel sınırların korumasını anlatabilirsiniz. ‘Bu senin bedenin, kimse senin bedenini incitecek ve zarar verecek şekilde davranamaz’ diyebilirsiniz. Sözel olarak dalga geçme veya isim takma gibi zorbalıklar yapılıyorsa, çocuğunuza bunun normal olmadığını, bu durumla başa çıkmak için tepkisini ortaya koymasını söyleyebilirsiniz.
  3. Çocuğunuz zayıf olduğu için, güçsüz olduğu için veya tepki veremediği için bu durumu yaşadığını düşünebilir, bu nedenle çocuğunuzla konuşurken bu durumun onun suçu olmadığını mutlaka vurgulayın.
  4. Araştırmalar, çocukların ağlamak gibi güçsüz tepki gösterdiği durumlarda, zorbalığın daha çok arttığını ortaya koymuştur. Bu nedenle, zorbalık karşısında çocuğunuza güçlü bir şekilde tepkisini ortaya koymasını öğretebilirsiniz. Fiziksel bir zorbalık gördüğünde, ‘Yapma’ diye bağırarak karşısındakini fiziksel olarak durdurmasını söyleyebilirsiniz. Herhangi bir zorbalık durumunda güçlü bir ses tonuyla ‘Bana bunu yapmanı istemiyorum’ demesini öğretebilirsiniz. Hatta bu konuda daha güçlü hissetmesi için, evde oyuncaklarla, büyük çocuklarda ise dramayla canlandırmalar yaparak, çocuğunuzu hazırlayabilirsiniz.
  5. Dalga geçme, isim takma gibi durumlarda çoğunuza, ortamdan uzaklaşma ve umursamama gibi yöntemler öğreterek, durumla başa çıkması konusunda yardımcı olabilirsiniz.
  6. Tekrar eden zorbalık durumunda, çocuğunuza öğretmen, okul psikoloğu gibi yetişkinlerden yardım istemesi konusunda cesaretlendirebilirsiniz.
  7. Eğer zorbalık okulda oluyorsa, okulla iletişime geçerek, zorbalığın önlenmesi konusunda, okulla işbirliği yapabilirsiniz.
  8. Eğer zorbalık okul dışındaki sosyal ortamlarda oluyorsa, bu ortamlarda çocuğunuzu daha yakından takip edebilirsiniz.
  9. Tekrarlayan ve önlenemeyen durumlarda çocuğunuz travmatize olabilir. Kontrol edemediği bu durum karşısında kendini sürekli çaresiz, mutsuz ve güçsüz hissedebilir. Zihninde ‘başa çıkamam, engel olamam, güçsüzüm’ gibi negatif düşünceler yerleşebilir. Bu gibi durumlarda, çocuğunuzu bu ortamdan soyutlamak ve bir psikologdan gerekli desteği almak yarar sağlayacaktır.
  10. Çocuğunuzun güçlü yanlarını vurgulamak, yapabildiği iyi şeyleri övmek de çocuğunuzun kendini iyi hissetmesine yardımcı olacak ve zorbalıkla başa çıkmasını kolaylaştıracaktır.
  11. Çocuğunuza zorbalık yaşadığı sosyal ortamda iyi anlaşabileceği diğer kişilerle arkadaşlık etme konusunda cesaretlendirebilirsiniz. Bu şekilde, çocuğunuza iyi anlaşabileceği arkadaşlarıyla pozitif bir grup deneyimi yaşayabileceğini göstermiş olursunuz, aynı zamanda olası negatif ön yargılarını değiştirmiş olursunuz.

 

Akran zorbalığı birçok sosyal ortamda çocukların karşılaşabilecekleri bir problemdir. Çocukları sosyal ortamdan tamamen soyutlamak veya çevresini ona uygun düzenlemek kolay olmayabilir. Bu nedenle ebeveynlerin yapabileceği en iyi şey, çocuklarını güçlendirmek ve çocuklarına gerekli kendini savunma becerilerini öğretmek olmalıdır.

 

Uzm.Psk. Sedef Güngör

 

https://www.greatschools.org/gk/articles/what-parents-can-do-about-childhood-bullying/

 

Çocuklarda Teknoloji Bağımlılığını Önlemenin Yolları

 

           

Günümüzde, teknolojinin gelişimiyle birlikte, çocukların da teknolojik aletlere erişimi kolaylaştı. Okul öncesi dönemden başlayarak çocuklar, televizyon, telefon ve tablet gibi teknolojik aletlerle daha çok vakit geçirmeye başladı.  Hatta bazı durumlarda, çocukların sosyal aktivitelerden, etkinliklerden ve oyunlardan uzaklaştığı gözlemlendi. Bu da çocuklarda duygusal problemlerin artmasına yol açtı. Bu nedenle günümüzde, çocukların teknolojiye olan ilgisinin çoğunlukla bağımlılık boyutuna ulaştığı söylenebilir. Peki ebeveyn olarak çocuklarınızın teknolojiye bağımlı hale gelmemesi için neler yapabilirsiniz?

  1. Gerçekçi olun, teknolojik aletleri tamamıyla yasaklamaya kalkmayın. Teknoloji çağında çocukların tablet, televizyon gibi teknolojik aletlerden uzak tutmak mümkün değildir. Teknolojiyi bilgi edinmek ve öğrenmek için kullanacakları birçok zaman olacaktır. O nedenle teknolojik aletleri ‘kötü’ diye nitelendirip, tamamen ortadan kaldırmak bir yarar sağlamayacağı gibi, çocuğunuzla büyük çatışmalar yaşamanıza sebep olabilir.
  2. Kendi ekran bağımlılığınıza dikkat edin. Çocuklar onlara neyi öğütlediğimize değil, nasıl davrandığımıza bakarlar. Onların bağımlılığına sınırlandırma getirirken, kendi davranışlarımız dikkat etmemiz de yarar var.
  3. Çocuğunuzla teknolojinin yararlı ve zararlı noktalarını konuşun. Çocuklara öğrenme ve bilgi edinme amaçlı olduğundan teknolojinin yararlı olduğunu anlatın. Bununla birlikte, internet ortamında çocuğunuzun kendisini koruması gereken noktaları da mutlaka konuşun.
  4. Teknoloji kullanımı ile ilgili süreye birlikte karar verin. Bağımlılığa dönüşmemesi için süreyle ilgili mutlaka bir sınırlandırma getirmeye dikkat edin. Ancak süreye karar verirken çocuğunuzla birlikte görüş birliğine varmaya çalışın.
  5. Teknolojik aletleri kullanıma geçmeden önce görevlerini tamamlamasını isteyin. Teknolojik alet kullanımına geçiş yapmadan önce çocuğunuzun yapması gereken görevleri birlikte belirleyin. Bu görevleri tamamladıktan sonra geçiş yapmasına dikkat edin.
  6. Ev ortamında teknolojik aletlerin kullanılabileceği alanları belirleyin. Çocuğunuzun tablet, telefon gibi aletleri kullanamayacağı yerleri belirleyin. Örneğin; mutfakta, yemek yerken tablet, telefon kullanımına izin vermeyin. Yatak odasında, uykuya geçmeden önce tablet, telefon kullanılamayacağını belirtin. Bu teknolojik aletleri kullanabileceği, günlü krutinini bozmayacak alanları net bir şekilde belirtin.
  7. Boş zamanlarını değerlendirebileceği eğlenceli aktiviteler yaratın. Çocuğunuzu internet oyunlarından uzak tutabilmenin bir yolu da, çocuğunuzun gerçekten eğlenebileceği aktiviteler yaratmaktır. Bu tür aktiviteler dışında çocuğunuzu ilgisine göre spor, drama gibi alanlara yönlendirebilirsiniz.  Yerine bir şey koymadığınız zaman, çocuğunuz daha kolay ve ısrarlı bir şekilde internet oyunlarına yönelecektir.

 

Uzm. Klinik Psk. Sedef Güngör

Kaynakça:

https://www.healthxchange.sg/children/parenting-tips/tips-prevent-tech-addiction-children

http://www.worldofmoms.com/articles/setting-tech-time-for-your-children/1350/4